Bugün sizlerle birlikte otonom araçların çalışma prensiplerine ve kısa tarihlerinde kat ettikleri gelişmelere göz atacağız. Bütün firmaların geleceğin teknolojisi olarak gördüğü ve neredeyse bütün büyük araç üreticilerinin bolca yatırım yaptığı otonom araçlar gün geçtikçe yaygınlaşmaya ve gelişmeye devam ediyor.

Otonom Araçlar Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Otonom araç dendiğinde akla ilk gelmesi gereken şey tabii ki de insan faktörü bulunmadan seyahati mümkün kılabiliyor olmaları. Tabii bu teknoloji dışarıdan göründüğü kadar basit bir şekilde işlemiyor, sonuçta makinelerin karar mekanizması ile insan düşüncesi arasında çok büyük farklar var. Bu yazımda sizlerle birlikte bu karar mekanizmalarının nasıl işlediğini ve arkalarındaki teknolojileri inceleyeceğiz.

Otonom Araç

Otonom Araçlar Nasıl Çalışır?

Otonom araçların çalışma prensibini basitçe birkaç adıma ayırabiliriz. İlk adımda yol verisi sensörler aracılığıyla toplanır. İkinci adımda bu veriler işlenerek karar merkezine gönderilir, bu merkezi insan beyni olarak düşünebiliriz. Üçüncü adımda araç seyri merkezden gelen emirlere göre güncellenir ve bu döngü devam ettirilir.

Otonom Sürüş Seviyeleri Nelerdir?

Yazının başında da belirttiğim gibi otonom araç dendiğinde pek çok insanın aklına gelen şey aynı, fakat otonom araçlar kendi içlerinde seviyelere ayrılır.

  1. Bu seviyelerden birincisini daha çok yol asistanı ismiyle bilmekteyiz, bu seviyede kullanılan sistemler sürücü tarafından devreye sokuluyor ve insan faktörünün ön planda olması hedefleniyor.
  2. İkinci ve üçüncü seviyede ise insan faktörü biraz daha azalmaya başlıyor. Örneğin araçlardaki hız sabitleyiciler, fren asistanları bu seviyede bulunuyor. Dördüncü ve beşinci seviyelerde ise aracın kendi başına hareket edebileceğine işaret ediyor.
  3. Dördüncü seviyede sistemin çalışması için herhangi bir insan komutuna ihtiyaç duyulmuyor yalnızca aracın sürücü kısmında bulunmanız yeterli oluyor.
  4. Beşinci seviyede ise artık insansız araç diyebileceğimiz seviyeye ulaşmış oluyoruz. Kulağa gelecekten bir teknoloji gibi gelse de aracınızın içinde değilken tek bir tuşla aracınızın ayağınıza geldiği günlere çoktan vardık.

İlginizi çekebilir: Yapay Zeka Nedir?

Otonom Araç

Kullanılan Teknolojiler

En çok bilinen ve otonom araçlarda ilk seviyelerde en yaygın kullanılan teknoloji muhtemelen ultrasonik sensörledir, bu sensörler gönderdikleri ses dalgalarının geri dönüş süresine göre o ses dalgasının çarptıkları yerin uzaklığını hesaplarlar. Yarasaların yön bulmasına benzeyen bu sensörlerin tespit alanları çok uzun olmadıkları için üst seviye otonom araçlarda karşımıza çıkmamaktadırlar.

Bahsedeceğimiz ikinci sensör ise RADAR olacak. Bu sensör tipi ultrasonik sensörlere oldukça benzemekle beraber ses dalgaları yerine radyo dalgaları ile aynı işlemleri yerine getirmektedir. Bu sensör tipinin eksisi ise mesafesini ölçtüğü nesnenin boyutunu tam olarak ayırt edememesidir.

Üçüncü sensör türümüz ise iki tip sensörün birleşiminden oluşan LİDAR bu kelime light ve radar kelimelerinden türemiş olup neredeyse bütün otonom araç üreticilerinin tercih ettiği sensör türü olarak da bilinir. Aracın tepesine yerleştirilen bu sensör sürekli olarak aracın 360 derece çevresine halkalar çizerek lazer ışınları göndererek aracın çevresinin üç boyutlu bir kopyasını oluşturur. Bu sensör türünün tek başına kullanılamıyor olmasının sebebi ise aracınızın kendi başına gidebilmesi için tabelaları fark edebiliyor olmasından ziyade onların içeriklerine de hakim olmalı. Bu da bizi dördüncü ve son sensörümüze getiriyor.

Yazımda bahsedeceğim son tür olan kameralar neredeyse tüm otonom araçlarda kendilerine bir şekilde yer buluyorlar. Kameraların en efektif sensör çeşidi olmasının başlıca sebebi insan gözüne çok benziyor olmaları. Diğer sensörlerin tam olarak nasıl algıladıklarını kendi zihnimizde oturtabilmek ve buna göre teknolojilerini geliştirmek oldukça zor iken, insan gözüne benzer şekilde dünyaya bakan kameralarla çalışmanın insanlar için daha kolay ve daha efektif olduğu aşikar. Kameraların eksik yönü ise üç boyutlu verilere erişmenin zor olması.

Otonom Araç

Arkadaki Gizli Güç

Her ne kadar sensörlerden ve onların kapasitelerinden bahsetsek de bu verileri işleyen ve bu hesaplamalar sonucunda araca yön veren Makine Öğrenmesi’ni es geçmek olmaz. Her gün terabaytlarca yeni veri işleyen ve bu verilerden yeni şeyler öğrenen bu yazılımların temelinde makine öğrenmesi yatar. Çözdüğünüz “Robot Musunuz?” testlerinde araç, tabela, köprü gibi yol unsurlarının sorulması da bu öğrenmeyi hızlandırmak ve çeşitlendirmek için kullanılıyor.

Umarım otonom araç kavramı hakkında bilinmesi gereken ana başlıklardan bahsetmeye çalıştığım yazımdan keyif almışsınızdır, başka bloglarda görüşmek üzere. Sağlıcakla kalın MieS’le kalın.

Author

Bir Cevap Yazın

Yeni içeriklerden haberdar olmak ister misiniz?

Mail adresinizi bırakın ve yeni blog yazılarından haberdar olun!
ABONE OL
KVKK kanununa göre e-posta adresimden iletişime geçilmesine izin verilmiş sayılacaktır
close-link
Blog yazımızı beğendiniz mi?